Hareket
Saat 23:59’da belirlenen noktalardan hareket.
1. Gün: Barbaros – Germiyan – Bademler – Sığacık – Seferihisar – Kuşadası
Keyifli bir gece yolculuğunun ardından sabah saatlerinde bölgeye varış. İlk olarak, Türkiye’de ilk temalı festivali olan Oyuk (Korkuluk) Festivali’ni gerçekleştiren Barbaros Köyü’nü ziyaret ediyoruz. Festival sonrasında köylülerin yaptıkları korkuluklar, yıl boyunca köy sokaklarında sergileniyor. Fotoğraflarımızı çektikten sonra, Türkiye’de Slow Food (katkısız gıdalar üretmek ve geleneksel yemekleri yaşatmak) hareketine katılan tek köy olan Germiyan Köyü’ne gidiyoruz. Köy sokaklarında dolaşırken, evlerin ve sokakların çiçek motifleriyle boyanmış olduğunu göreceksiniz.
Sonrasında, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın 2012 yılında düzenlediği yarışmayı kazanarak “Türkiye’nin en temiz köyü” seçilen ve ülkemizin tiyatrosu olan ilk ve tek köyü unvanına sahip Bademler Köyü’nü gezeceğiz. Ardından, son dönemlerde Ege’nin en popüler yerlerinden biri haline gelen ve birçok dizi ile filme ev sahipliği yapan Sığacık’a gidiyoruz. Burada, Sultan Süleyman tarafından yaptırılmış Osmanlı Kalesi’ni, iç kalede inşa edilmiş otantik evleri ve dar sokakları yürüyerek keşfedeceğiz.
Günün son durağı, yöresel mimarisine, gelenek ve göreneklerine sahip çıkması sebebiyle 2009 yılında Türkiye’de ilk “Cittaslow” (Yavaş Şehir) unvanını kazanan Seferihisar. Panoramik çarşı turumuzun ardından Kuşadası’nda bulunan otelimize yerleşme, akşam yemeği ve konaklama.
2. Gün: Kirazlı – Çamlık – Tire – Ödemiş – Birgi
Otelde alınan kahvaltının ardından rehberimizin anlatımları eşliğinde Kirazlı Köyü ve Çamlık Köyü gezilerimizi gerçekleştiriyoruz. 30 adet buharlı lokomotifin sergilendiği Çamlık Buharlı Lokomotif Müzesi’ni gezdikten sonra köy meydanında serbest zaman veriyoruz.
Ardından, yolculuğumuza devam ederek Tire’ye ulaşıyoruz. Tire Çarşısı’nda turumuza başlıyor, zanaatların son örneklerini (Keçecilik, Urgancılık, Nalıncılık, Semercilik, Saraçlık ve Yorgancılık) ustaların tezgâhları başında gözlemleyerek bilgi alıyoruz. Sonrasında çay ve kahve molası için meşhur Dere Kahvesi’ne uğruyoruz.
Tire gezimizin ardından, kısa bir gezi ve dinlenme molası için Ödemiş’e hareket ediyoruz. Buradan sonra, bir müze kent olarak bilinen ve mimarisiyle hayranlık uyandıran Birgi’ye geçiyoruz. İlk olarak, yaşam ve ölümün iç içeliğini simgeleyen “Güneş ve Selvi” ağacını görüyoruz. Ardından, Türk konak mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan Çakırağa Konağı’nı ziyaret ediyoruz. Konak gezimizin ardından, halk arasında Aslanlı Camii olarak bilinen Ulu Camii ve Sultan Şah Türbesi’ni görüyor, yöresel ürünler alışverişi için kısa bir mola veriyoruz.
Birgi’de son durağımız, yöreye özgü bir ev olan Andaç Evi olacaktır. Bu keyifli günün sonunda dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Akşam saatlerinde İstanbul’a varış ve turumuzun sonu.
Genel Bilgiler metinini okumak için lütfen tıklayınız…